Waters of Life

Biblical Studies in Multiple Languages

Search in "Turkish":

Home -- Turkish -- Colossians -- 020 (Intercession of Paul for the Church in Colosse)

This page in: -- Arabic -- Chinese -- English -- French -- German -- Portuguese -- Spanish -- TURKISH

Previous Lesson -- Next Lesson

KOLOSELİLER - MESİH İçinizde!
Elçi Pavlusun Koloselilere Yazdığı Mektup

Bölüm 1 - Hıristiyan inancının temel ilkeleri (Koloseliler 1:1-29)

4. Yüce Tanrı’nın, Baba’nın, kiliselerin yüce hedefleri için verdiği övgü armağanı(Koloseliler 1:12-14)


Koloseliler 1:12-14
12 Bizi kutsalların ışıktaki mirasına ortak olmaya yeterli kılan Baba'ya şükretmeniz için dua ediyoruz. 13 O bizi karanlığın hükümranlığından kurtarıp sevgili Oğlu'nun egemenliğine aktardı. 14 O'nda kurtuluşa, günahlarımızın bağışına sahibiz.

Pavlus’un yaşamında, düşüncelerinde ve iletilerinde yoğun dua önemli bir yer tutuyordu. O, her türlü oluşumun, gücün ve esenliğin kaynağı olan Baba’ya teşekkür etmeye özellikle önem vermekteydi. Bizler de varlığımız ve hizmetimiz için Baba’ya ne kadar sık teşekkür ediyoruz sorusuna yanıt vermek durumundayız, yoksa görevlerimizi kendi başımıza tamamlayabileceğimizi mi düşünüyoruz? Pavlus bizi görevlerimizi bir angarya olarak görmememiz konusunda uyarır, bunun Tanrı’nın bize verdiği sınırsız ve bağışlayıcı sevgisi karşısında verdiğimiz şükran bildiren bir yanıt olduğunu söyler.

Pavlus İlerici bir görüşle Kolose kilisesine, Tanrı’ya Babamız diye çağırabilme haklarının onları Oğulluğa layık görerek onurlandıran Baba’dan kaynaklandığını söyler. Artık, O’na dönüş yolculuğuna başlamalı, kendisinin yüceliğinden pay alacaklarına emin olmalıdırlar. Yüce Tanrı daha öncede, Bedevi Avram’a yaptığı işler karşılığında şu güvenceyi vermişti; “Korkma, Avram! Senin kalkanın benim. Ödülün çok büyük olacak.” (Yaratılış 15:1) Bu büyük ödül yaratılmış bir şey değil, Yaratan’ın kendisidir. Kutsallara ışıktan verilen miras, Baba ve Oğul’un Ruh’unun onların yüreklerinde konut edinmesi ve kendilerine dünya üzerindeki yaşamlarında bir avans vererek, onları ailesine kabul etmesidir. Tanrı’nı Lütfu ve sevgisi, şimdi aynı kendisi gibi ışık içinde yürüyen kutsalların içinde oturmaktadır. (I. Yuhanna 1:7; 3:2) Şam önlerinde yüce Mesih’le karşılaşmış olan Pavlus, Babası’nın muhteşemliği ve gücü içindeki İsa’nın çağrılanlara işarete dilen hedef olduğundan emindi. Onlar Tanrı’nın Oğlu’na iman etmiş, yolundan yürüyerek, O’nun dirilişinden, sonsuz yaşamından ve hala saklı yüceliğinden pay almışlar ve merakla İsa kilisesinin cesur adımlarını bekleyen bir tanıklar bulutu olduğunu biliyordu. “ Bu nedenle biz de çevremizi böylesine yoğun bir tanıklar bulutu sardığına göre her türlü ağırlığı ve bizi kolaylıkla kuşatabilen günahı üzerimizden atarak önümüzdeki koşuyu sabırla koşalım. Gözlerimiz imanımızın önderi ve tamamlayıcısı İsa’ya baksın.” (İbraniler 12:12) Ebedi yurtlarına terfi etmiş, senin ve bizlerin kararlarını ve yaptıklarını izleyen, Tanrı’nın hükümranlığının gelmesinde rol oynayan kutsallardan hangilerini tanıyorsun? Eve dönenlerden birisi de Pavlus’dur, çünkü o bu metnin altını “biz” sözcüğüyle imzasını koymuştur ki, bu da onun sadece İsa’nın Lütfuyle Kutsal Işığın mirasçılığına layık görüldüğünü kanıtlar.

Şeytanın egemenliğinden kurtulmamız

Pavlus bu konuya ilişkin cümlesini biraz açarak, kendisinin diğer kutsallarla beraber Tanrı’nın yüceliğinin Kutsal ışığında yaşamaya nasıl layık görüldüğünü Koloseliler’e açıkladı. “Karanlığın egemenliğinden, yalanlarından ve zorbalığından nasıl kurtarıldıklarını” yazdı. İsa bu lütufkâr kurtarışını, mağdurları cehennemin ruhundan çıkartıp, gökyüzünün ışığını yakarak gerçekleştirmiştir.

Pavlus bir Tora hukukçusu olarak, Mesih haleflerini izlediği, eziyet çektirdiği ve öldürdüğü için şeytanın varlığını kendi deneyimlerinden tanımaktadır. Bu işleri yaparken Eski Antlaşma’nın Rabbi’ne hizmet ettiğini düşünüyordu, insanlığın diri kurtarıcısını henüz tanışmamıştı. Ne zaman ki, O’nu Şam önlerinde tüm yüceliği içinde gördü, yere kapanarak Tanrı’nın gerçeğini ve kendi kaybolmuşluğunu anladı.

Şeytanın egemenliğinde yaşayanlar Baba’nın, Oğul’un ve Kutsal Ruh’un gerçeğini tanımayacak kadar kördürler. Utanç içinde kendi günahkârlıklarını algılarlar. Kötü baştan beri yalan söylemekte, insanlara kendi kendilerini kurtarabileceklerini anlatarak onları kandırmaya çalışmaktadır. Bu insanlar onun ruhu altında karanlığa sürüklenmekte, giderek katı ve merhametsiz olmaktadırlar. Diğer taraftan dürüst, iyi ve dindar olduklarını zannetmektedirler. En büyük günahlarını bile itiraf etmekten çekinir, cehennemlik olduklarını kabul etmezler. Düştükleri bu sefil durumun bilincinde oldukları halde, ruhların kendilerine zülüm etmelerine ses çıkartmazlar.

Oysa, Pavlus büyük bir cesaret örneği göstererek; ” İsa Mesih’in Babası, Mesih’e iman edenleri şeytanın zulmünden kurtarmıştır” der ve ekler; “O bize ışık verdi, kendi himayesine aldı,” Artık şeytanın, Mesih’in kendi hükümranlığına aldığı kimselere saldırma hakkı ve gücü kalmamıştır. Günahlarımız bağışlanmıştır. Mesih’in kefaret ölümü bize bu hakkı kazandırmıştır. Suçlayıcı gökyüzünden kovulmuştur. (Vahiy 12:9-12) Böylece özgürlüğümüze kavuşuruz. Baba ve Oğul bizi kendi yaşamlarına katmışlardır. İsa şöyle der; “ Ben dünyanın ışığıyım. Ardımdan gelen yaşam ışığına kavuşur, hiçbir zaman karanlıkta yürümez.” (Yuhanna 8:12)

Her kim cehennemin, şeytanın ve karanlığın masal olduğunu düşünüyorsa, hala onun egemenliği altındadır. Tanrı’nın ışığı aracılığıyla gerçeğin bilincine varırız. (Yuhanna 3.3.5; 19:21 vd) İsa kurtulmayı isteyen, O’nun önünde eğilen, günahlarını itiraf eden, kurtarıcısına inanan ve uzun vadede sonsuza dek kendisine bağlanan herkesi kurtarmıştır.

Mesih’in hükümranlığına terfi edilmemiz

Öğrenciler yılsonunda sınıf atlamış olmayı umarlar ve bu beklentileri gerçekleştiğinde sevinirler. Pavlus Koloseliler’e Oğul’un hükümranlığına geçtiklerini yazar. Peki, coşku ve şükranlarımız nerede kaldı? Hepimiz gökyüzüne alınma sınavında başarısız olduk. Oysa yine de bize bağışlanan bir hakla sınıf atladık. İsa’nın önceliği ve yetenekleri bize yazıldı. Yalnız O’nun sayesinde Tanrı’nın himayesindeki sınıfa geçebildik (Sonsuza dek!). Pavlus Tanrı’nın, Baba’nın ve de Oğul’un hükümranlığından söz eder. İkisi de aynıdır. Baba sevgili Oğlu’nu Efendi ve kral olarak hükümranlığının başına oturtmuştur. Gökyüzünde ve yeryüzünde yetki O’na verilmiştir. (Matta 28:18) O halkının her bireyine kefaret ölümüyle ve Kutsal Ruh’u aracılığıyla sonsuza dek yaşama hakkını vermiştir. (Yuhanna 1:33) Kral halkını kendisi yaratmıştır. Bu olgu ana arının muhteşem gizemine benzetilebilir.

Tanrı’nın hükümranlığı sevgi doludur. Çünkü “Tanrı sevgidir. Sevgide kalan, Tanrı’da kalır. Tanrı da o kişide kalır.” (I. Yuhanna 4:16) İsa Tanrı’nın insan bedenine bürünmüş sevgisidir. Oğul Babası gibidir, sabırlı, güçlü ve bağışlayıcı. O’nun hükümranlığı esir kampına benzemez, bilakis kendisine iman edenler için kurulmuş sevgi, barış, erinç ve lütuf dolu bir sığınma bölgesidir. Burada bulunanlar Rableri’ne ve kurtarıcılarına seve seve ve hemen itaat ederler. Sen de Mesih sevgisinin hükümranlığına alındın mı? Bunu nasıl fark ettin?

Yeni Antlaşma Metinlerinde tam 126 kez Tanrı’nın, Baba ve Oğul’un hükümranlığından ve 136 kez de İsa kilisesinden söz edilir. Bu metinler Tanrı hükümranlığının yeniden diriltişinin itici gücüdürler. Bizler iblisin egemenliğinden onun kölelerini ruhsal özgürlüğe, Tanrı çocukluğuna davet etmek için kurtarıldık,

Tanrı’nın Oğlu tarafından günahlarımızdan kurtarılışımız

Pavlus uyanıktı. Yalnız ışık ve karanlık, Tanrı ve şeytandan söz etmedi, aynı zamanda her şeyin odak noktasını açıkladı, esenliğe kavuşabilmemiz için kapıyı sonuna kadar araladı. Pavlus bize İsa Mesih’i işaret etti. Şeytanın zulmünden, günahlarımızdan ve Tanrı’nın gazabından kurtaran yalnız O’dur. Tanrı’nın Oğlu bizim için ölerek, şeytanın esaretinde kurtulabilmemiz için kefaretimizi ödedi. (Matta 20:28)

İsa tüm insanların borcunu ödedi, ancak bazıları bu kurtuluşa inanmamaktadır. Günahların bağışlanması yalnız O’na inanlar ve kendilerine uzatılan esenliği kabul edenler tarafından yaşanacak bir olgudur. Kurtarılış tamamlanmıştır. İsa, Müslümanlar, Yahudiler Budistler ve komünistler için bir kez daha ölmeyecektir. Onların hepsi kurtarılmıştır, ancak buna inanmazlar. Böylece inançsızlıkları sonucu kendilerine verilen bu esenlikten faydalanmamış olurlar.

Pavlus İsa kilisesi için yaptığı tanımlamaları içeren bu sarsıcı ara raporunu ve onun hukuksal dayanağını bir öğreti olarak sunmamış, yalnız dua etmeye teşvik olarak görmüştür. Şimdi göklerdeki Baba’ya kendisine bağışlanan bu öncelikli hak için kim teşekkür edecek?

Dua: Baba, bizi karanlığın zulmünden kurtardığın, Sevgili Oğlu’nun hükümranlığına aldığın için seni övüyor ve sana teşekkür ediyoruz. O bizi kanıyla köle pazarından kurtardı ve tüm günahlarımızı bağışladı. Biz kimiz oluyoruz ki, bizi kutsal ışığına kattın? Sana ve Oğlu’na bir yaşam boyu teşekkür etmek istiyoruz. Âmin.

Soru 20: Mesih bizi karanlığın zulmünden nasıl kurtardı?

www.Waters-of-Life.net

Page last modified on July 12, 2023, at 12:32 PM | powered by PmWiki (pmwiki-2.3.3)