Waters of Life

Biblical Studies in Multiple Languages

Search in "Turkish":
Home -- Turkish -- Acts - 055 (Beginning of Preaching to the Gentiles)
This page in: -- Albanian -- Arabic -- Armenian -- Azeri -- Bulgarian -- Cebuano -- Chinese -- English -- French -- Georgian -- Greek -- Hausa -- Igbo -- Indonesian -- Portuguese -- Russian -- Serbian -- Somali -- Spanish -- Tamil -- Telugu -- TURKISH -- Urdu? -- Uzbek -- Yiddish -- Yoruba

Previous Lesson -- Next Lesson

Elçilerin İşleri - MESİH'in Zafer Alayı!
Studies in the Acts of the Apostles
Bölüm 1 - Yeruşalim, Yahudiye, Samiriye Ve Suriye’de Bulunan İSA MESİH'in Kiliselerinin Temelleri - KUTSAL RUH’un Yönetimindeki ve Elçi Petrus’un Liderliğindeki (Elçilerin İşleri 1 - 12)
B - Kurtuluş Mesajinin Samİrİye ve Surİye'ye Yayilmasi ve Yahudİ Olmayanlarin Hrİstİyan Oluşu (Elçilerin İşleri 8 - 12)

9. Yüzbaşi Kornelius'un İmanı ve Diğer Uluslara Müjdelemenin Başlaması (Elçilerin İşleri 10:1 - 11:18)


Elçilerin İşleri 10:34-43
O zaman Petrus söz alıp şöyle dedi: “Tanrı’nın insanlar ara-sında ayrım yapmadığını, ama kendisinden korkan ve doğru olanı yapan kişiyi, ulusuna bakmaksızın kabul ettiğini gerçekten anlıyorum. Tanrı’nın, herkesin Rabbi olan İsa Mesih aracılığıyla esenliği müjdeleyerek İsrailoğulları’na ilettiği bildiriden haberiniz vardır. Yahya’nın vaftiz çağrısından sonra Celile’den başlayarak bütün Yahudiye’de meydana gelen olayları, Tanrı’nın, Nasıralı İsa’yı nasıl Kutsal Ruh’la ve kudretle meshettiğini biliyorsunuz. İsa her yanı dolaşarak iyilik yapıyor, İblis’in baskısı altında olanların hepsini iyileştiriyordu. Çünkü Tanrı O’nunla birlikteydi. “Biz İsa’nın, Yahudiler’in ülkesinde ve Yeruşalim’de yaptıklarının hepsine tanık olduk. O’nu çar-mıha gerip öldürdüler. Ama Tanrı O’nu üçüncü gün diriltti ve açıkça görünmesini sağladı. İsa halkın tümüne değil de, Tanrı’nın önceden seçtiği tanıklara –ölümden dirilmesinden sonra kendisiyle birlikte yiyip içen bizlere– göründü. Tanrı tarafından ölülerle dirilerin Yargıcı olarak atanan kişinin kendisi olduğunu halka duyurmamızı, buna tanıklık etmemizi buyurdu. Peygamberlerin hepsi O’nunla ilgili tanıklıkta bulunuyorlar. Şöyle ki, O’na inanan herkesin günahları O’nun adıyla bağışlanır.”

Kornelius’un ısrarı üzerine Petrus aydınlandı. Tanrı sözünü sadece Yahudiler’e değil, Mesih aracılığıyla doğruluk peşinden koşanlara verildiğini anladı. Tüm insanlar Tanrı ve Mesih hakkında öğrenmeye layıktırlar. İşte bunun farkına varan Petrus ve arkadaşlarının görüşleri açıldı. Mesih’in, Yahudiler’le diğer uluslardan olanların arasındaki bariyeri yıktığını fark ettiler. Tanrı’nın tüm uluslardan, ırklardan, renklerden insanları kendine çektiğini öğrendiler.

Bunun ardından Petrus onlara Hristiyan inancını bir özet olarak sundu. Anlattıklarını kısa bir cümlede özetledi: “İsa Mesih herkesin Rabbi’dir, O’nun aracılığına inanan her kişi yüreğinde esenlik ve zihninde aydınlık bulur.” Tanrısal barışın bu mesajı ilk olarak eski antlaşmadaki kişilere ulaşmıştı. Mesih’in göğe alınışından sonra ise önce Filipus sayesinde sadece Yahudi olanlara değil, ama aynı zamanda Yahudi olmayan bir Etiyopyalıya da anlatılmıştı. Petrus’un bu şehre gelişiyle Müjde sanki bir tören edasıyla sunulmuştu. İbrahim’e söylenen sözler şimdi gerçekleşmeye başlamıştı: “Sen ve dünyada yaşayan tüm aileler bereketlenecek.”

Elçi dinleyenlerine, İsa Mesih’in başından geçen önemli olaylardan bahsederken, O’nun Vaftizci Yahya ile tanışmasına da değindi. Gökler Tanrı tarafından açılmıştı. Kutsal Ruh’u aracılığıyla mesh ettiği Mesih’i güçlendirmiş ve mucizeler yapıp insanları iyileştirmesi için görevlendirmişti. Tabii ki en önemli görevi Müjde’yi vaaz etmekti. İsa, anlattıklarının hayatlarımızda pratik olarak uygulanmasını arzuladı ve kendisi de hayatında uyguladı. Petrus ve diğer tüm elçiler kendi gözleriyle İsa’nın hayatına tanıklık ettiler. Her biri İsa’nın Tanrı’yla ne kadar harika bir uyum içerisinde yaşadığını gördü. İsa’nın yetkisi sorgulanamaz bir şekilde belliydi.

İnsanın yapabilecekleri gerçekten inanılmaz! İnsan, Tanrı’nın kutsalını önemsiz bir tahta parçasına çakarak öldürmüştü. Bu tür uygulamalar sadece kaçan kölelere ve katillere uygulanırdı. Oysa Tanrı kendi Oğlu’nun paklığını ve kutsallığını O’nu ölümden dirilterek kanıtlamıştı. Bunun ardından İsa halkın arasında dolaşmaya başladı. Sadece seçmiş olduklarına kendini gösterek onların aracılığıyla tanıklıkta bulundu. Bu kişilerden biri de Petrus’tu. İsa dirilişinden sonra ona da görünmüş, onunla yemek yemiş, içmiş ve zaman geçirmişti. İşte bunun için İsa’nın dirilen bedeninin gerçek olduğunu çok iyi biliyordu.

Yanlarında bulunduğu yaklaşık kırk günlük zaman boyunca İsa onlara göklerin egemenliğinin gizlerini anlattı. Göklerde ve yeryüzünde tüm yetkinin O’na verildiğini söyledi. İşte bunun için İsa yaşayan ve yaşamayan tüm insanlığın yargıcıdır. Kornelius ve evinde toplanmış olan herkes de O’na aittir. Şimdi bizler de O’nunuz.

Aslında bundan korkmaya gerek yoktur, çünkü birçok peygamber daha önceden müjdelemiş oldukları Mesih’in günahları affettiğini ve bunun için yargılanmayacaklarını biliyor ve inanıyordular. Mesih, cennete giden harika bir yol açmıştır. Bunun için günahlarımızdan ötürü Tanrı’nın yargısından korkmamalıyız. Tanrı Oğlu bizlerin günahlarını kendi kanıyla yıkamış, bizleri paklamıştır. İsa Mesih sayesinde artık Tanrı’ya, Göksel Babamız’a yakınız.

Buna inananlar doğru kılınırlar ve Müjde’yi kabul edenler kutsallaştırılırlar. Bu sözler aracılığıyla Petrus ilk kez Müjde’yi açık bir şekilde Yahudi olmayanlara vaaz etmişti. Onlara Mesih’teki kurtuluş yolunu göstermişti. Elçi, dinleyenlerin düşüncelerini Tanrı’nın iradesindeki yaşam ve inanca çekmişti.

Petrus, Mesih’in kurtarış işindeki her şeyi teolojik olarak kanıtlamadı. Düzgün kelimeler seçerek mantıksal olarak da neler olduğunu anlatmadı. Bunun yerine bu tarihi olayları kendi gözleriyle gördüğünü anlattı. Onlara günahlarından dolayı pişmanlık duymaları ve tövbe etmeleri konusunda bir tutum da takınmadı Petrus. Müjde’deki sevince odaklanmayı ve olayları anlatmayı tercih etti. Bu insanların gözünü kendisine değil de Mesih’e dikmelerini istiyordu. Çünkü sadece O’na olan iman bizleri kurtarır ve kutsallaştırır.

Bu bölümde aslında çok ilginç bir tarihi noktayı görüyoruz. Bazı kişiler İsa’nın çarmıha gerilmediğini söylerler. Romalı bir asker olan Kornelius’un gerçekte yaşanmamış bir olaya inanması mümkün değildir. Kornelius, İsa’nın gerçekten öldürüldüğünü biliyordu ki bu inancı sahiplenebiliyordu. Petrus’un anlattığı bu öğretiler, Hristiyan inancının temelini oluşturuyordu.

Dua: Ya Rab İsam, sen tüm yaratılışın efendisisin. İnsanları kendi kanınla satın aldın. Yüceltilmenle tüm yaratılışa egemen oldun. Kendimizi sana adayabilmemiz bize için yardım et. Yalnızca seni anlatalım ve öğretelim. Korkusuz bir şekilde kurtuluşu duyurabilelim. Amin.

Soru 55: “İsa Mesih tüm yaratılışın Rabbi’dir” ifadesi ne anlama gelir?

www.Waters-of-Life.net

Page last modified on September 28, 2012, at 10:52 AM | powered by PmWiki (pmwiki-2.3.3)