Waters of Life

Biblical Studies in Multiple Languages

Search in "Turkish":
Home -- Turkish -- Acts - 052 (Beginning of Preaching to the Gentiles)
This page in: -- Albanian -- Arabic -- Armenian -- Azeri -- Bulgarian -- Cebuano -- Chinese -- English -- French -- Georgian -- Greek -- Hausa -- Igbo -- Indonesian -- Portuguese -- Russian -- Serbian -- Somali -- Spanish -- Tamil -- Telugu -- TURKISH -- Urdu? -- Uzbek -- Yiddish -- Yoruba

Previous Lesson -- Next Lesson

Elçilerin İşleri - MESİH'in Zafer Alayı!
Studies in the Acts of the Apostles
Bölüm 1 - Yeruşalim, Yahudiye, Samiriye Ve Suriye’de Bulunan İSA MESİH'in Kiliselerinin Temelleri - KUTSAL RUH’un Yönetimindeki ve Elçi Petrus’un Liderliğindeki (Elçilerin İşleri 1 - 12)
B - Kurtuluş Mesajinin Samİrİye ve Surİye'ye Yayilmasi ve Yahudİ Olmayanlarin Hrİstİyan Oluşu (Elçilerin İşleri 8 - 12)

9. Yüzbaşi Kornelius'un İmanı ve Diğer Uluslara Müjdelemenin Başlaması (Elçilerin İşleri 10:1 - 11:18)


Elçilerin İşleri 10:1-8
Sezariye’de Kornelius adında bir adam vardı. “İtalyan” taburunda yüzbaşıydı. Dindar bir adamdı. Hem kendisi hem de bütün ev halkı Tanrı’dan korkardı. Halka çok yardımda bulunur, Tanrı’ya sürekli dua ederdi. Bir gün saat üç sularında, bir görümde Tanrı’nın bir meleğinin kendisine geldiğini açıkça gördü. Melek ona, “Kornelius” diye seslendi. Kornelius korku içinde gözlerini ona dikti, “Ne var, efendim?” dedi. Melek ona şöyle dedi: “Duaların ve sadakaların anılmak üzere Tanrı katına ulaştı. Şimdi Yafa’ya adam yolla, Petrus olarak da tanınan Simun’u çağırt. Petrus, evi deniz kıyısında bulunan Simun adlı bir dericinin yanında kalıyor.” Kendisiyle konuşan melek uzaklaştıktan sonra Kornelius, iki uşağıyla özel yardımcılarından dindar bir askeri çağırdı. Kendilerine her şeyi anlattıktan sonra onları Yafa’ya gönderdi.

Pentikost Günü’nde Kutsal Ruh’un dökülmesinden Petrus’un kiliseleri gezdiği zamana dek, kilise hep Yahudi geçmişten gelenlerle doluydu. Yahudiler, Helenler, Samiriyeliler ve diğer uluslardan Yahudiliğe geçmiş kişiler vardı. Her bir gruptan pek çok inanlı vardı. Bu ana kadar kilise hep Yahudi geçmişten olanları kabul etmişti.

Fakat Tanrı diğer uluslardan olanlara Kornelius adında bir yüzbaşı ile yeni bir kapı açıyordu. Bu adamın kiliseye dahil olması hem mucize hem de Yahudiler için bir sürçme taşıydı. Herkes sadece Yahudiler’in Mesih’in ardı sıra gidebileceğine inanıyordu.

Luka bu konudan gerçekten ayrıntılı bir şekilde söz eder. Kornelius’un imanı konusunda Tanrı’nın açık ve net olduğunu ve onu sonsuz yaşam için seçtiğini anlatmak istiyordu Luka. Bu, Petrus’un arzusu değildi. Mesih İstefanos ve Saul’da olduğu gibi yine kendisi olaylara müdahele etmişti. Bu olay şüphesiz ki bizlere Müjde’nin dünyaya duyurulması gerektiğini gösteriyor.

Yeni Antlaşma’da ne zaman bir melek görsek, bu Tanrı’nın anlayışın üzerinde bir tasarısı olduğunu gösteriyor. Bu beklenmedik mucize, Tanrı’nın Egemenliği’nin kapılarının sonuna kadar açıldığını gösterir. Kornelius’un imanı herkes için önemliydi. Bu olay gerçekleşmemiş olsa, belki de Müjde bize hiç ulaşmamış olacaktı. O zaman sadece Yahudiler’in yeni inancı olarak kalacaktı.

Kornelius Roma ordusunda bir yüzbaşıydı. Sezariye bölgesinde yaklaşık yüz askerin başındaydı. Bu yüzbaşı Yahudi inancıyla yakından ilgileniyordu. Tanrı inancı, On Buyruk, tanrısal yaşam gibi konular Romalılar’ın yaşam tarzından tamamen uzaktı.

Kornelius tüm yüreğiyle Rab’be dönmüştü. Hayatını inandığı prensiplere göre yaşamaya başlamıştı. İnancı sadece düşünsel bir inanç ya da heyecan değildi. Tüm düşüncelerini, kelimelerini ve hayatını imanına adamıştı. Parayı sevmezdi ve buna uygun olarak tüm yüreğiyle yardım ederdi. Fakirlere yardım eder ve onları kayırırdı. Sürekli dua eder ve yüreğini Tanrı’nın yönlendirişine açık bırakırdı.

Bunun gibi iyi yürekli kişiler uzun süre gizli kalamazlar. Kornelius da aynı şekilde kendi kendini açığa çıkarmıştır. Ailesi, arkadaşları ve askerleri onun sakin, duacı ve alçakgönüllü karakterinden çok memnundular. Gerçek inanlı zaten kendisini saklamamalıdır, aksine dağlardaki karları bile eritebilecek sıcaklıktaki yüreklerini ve sevgilerini açığa vurmalıdırlar. Ailesi ve arkadaşları için Rab’bin önünde yalvarması, onların dua etmesine neden olmuştur. Yüce Tanrı bu Tanrı adamının dualarını işitmiş ve onu yanıtlamıştır. Yaptığı tüm iyi işler Tanrı tarafından görülmüştür. Bugün de Rab bizleri izler ve Ruh’u aracılığıyla imanda büyüyüp kutsallaşarak iyi işlere yöneldiğimizi fark eder. Yüreklerimizin sesini duymak ve eli açık olduğumuzu görmek ister. Bizler dualarımız ve oruçlarımızla aklanmadık, Tanrı’nın sevgisiyle doğru kılındık. Bizim bağlılığımız ve şükranlarımız bu sevgi için olmalıdır.

Melek Kornelius’a Yafa şehrine bir adam göndermesini söyledi ve onları derici Simun’un evine yönlendirdi. Orada kalan Petrus adında bir adam vardı. Yüzbaşı, Tanrı’dan gelen buyruğun hiç bekletilmeden yapılması gerektiğini iyi biliyordu ve bu buyruğa hemen uydu. Mucizevi olaylardan hiç kokmuyordu, çünkü yüreğine dokunmuştu Rab bir kere... Rab’be iman etti ve güvendi, bu yüzdende sürekli dua ediyordu. Şimdi de kendisini gönderdiği adamın kötü biri olmadığından emindi. Tanrı onu bir elçiyle görüşmesi için yönlendirmişti.

Dua: Ya Rab, tarihte tekrar ve tekrar görünüp kilisene ışık olduğun için teşekkür ederiz. Derin bir iman ve yürekle edilen duaları işitip yanıtladığın için teşekkür eder ve senin için yaşayanları anımsadığın için adına yücelik sunarız. Kayıp olan her bir kulunu kurtuluşunun ışığına çek ya Rab. Amin.

Soru 52: Meleğin, Kornelius’a görünmesinin önemi nedir?

www.Waters-of-Life.net

Page last modified on September 28, 2012, at 10:50 AM | powered by PmWiki (pmwiki-2.3.3)