Waters of Life

Biblical Studies in Multiple Languages

Search in "Turkish":
Home -- Turkish -- Acts - 039 (Tabernacle of Meeting)
This page in: -- Albanian -- Arabic -- Armenian -- Azeri -- Bulgarian -- Cebuano -- Chinese -- English -- French -- Georgian -- Greek -- Hausa -- Igbo -- Indonesian -- Portuguese -- Russian -- Serbian -- Somali -- Spanish -- Tamil -- Telugu -- TURKISH -- Urdu? -- Uzbek -- Yiddish -- Yoruba

Previous Lesson -- Next Lesson

Elçilerin İşleri - MESİH'in Zafer Alayı!
Studies in the Acts of the Apostles
Bölüm 1 - Yeruşalim, Yahudiye, Samiriye Ve Suriye’de Bulunan İSA MESİH'in Kiliselerinin Temelleri - KUTSAL RUH’un Yönetimindeki ve Elçi Petrus’un Liderliğindeki (Elçilerin İşleri 1 - 12)
A - Yeruşalim’deki İlk Kilise’nin Gelişimi Ve Büyümesi (Elçilerin İşleri 1 - 7)
21. İstefanos'un Savunması (Elçilerin İşleri 7:1-53)

c) Tanıklık Çadırı ve Tapınağın Kuruluşu (Elçilerin İşleri 7:44-50)


Elçilerin İşleri 7:37-43
İsrailoğulları’na, ‘Tanrı size kendi kardeşlerinizin arasından benim gibi bir peygamber çıkaracak’ diyen Musa odur. Çöldeki topluluğun arasında yaşamış, Sina Dağı’nda kendisiyle konuşan melekle ve atalarımızla birlikte bulunmuş olan odur. Bize iletmek üzere yaşam dolu sözler aldı. Ne var ki, atalarımız onun sözünü dinlemek istemediler. Onu reddettiler, Mısır’a dönmeyi özler oldular. Harun’a, ‘Bize öncülük edecek ilahlar yap’ dediler. ‘Çünkü bizi Mısır’dan çıkaran o Musa’ya ne oldu bilmiyoruz!’ Ve o günlerde buzağı biçiminde bir put yapıp ona kurban sundular. Kendi elleriyle yaptıkları bu put için bir şenlik düzenlediler. Bu yüzden Tanrı onlardan yüz çevirip onları göksel cisimlere kulluk etmeye terk etti. Peygamberlerin kitabında yazılmış olduğu gibi: ‘Ey İsrail halkı, çölde kırk yıl boyunca bana mı sunular, kurbanlar sundunuz? Siz Molek’in çadırını ve ilahınız Refan’ın yıldızını taşıdınız. Tapınmak için yaptığınız putlardı bunlar. Bu yüzden sizi Babil’in ötesine süreceğim.’

İstefanos’u Yasa’ya ve Musa’ya küfür etti gerekçesiyle suçladılar. İşte bunun için savunmasında defalarca Musa’nın Tanrı’nın önünde çok önemli bir yeri olduğunu vurguladı ve Eski Antlaşma’da onun kadar önemli biri olmadığını anlatmak istedi (35-38 ve 40. ayetler). Musa, Eski Antlaşma’nın aracısıydı. Lavlar yüzünden ölümü bile göze almış bir şekilde bir volkan dağına çıkarak Rab’bin meleğiyle buluştu.

İstefanos, Musa’nın aldığı yasadan söz etti. Bu yasa, Tanrı’nın yüreğinden dökülen, meleklerin elleriyle taşınıp onun antlaşma yaptığı halkına gelen yasaydı. İstefanos yasadan bahsederken “yıkıcı ölü bir mektup” demedi, fakat “yaşamın öncüsü ve Tanrı’nın kutsallığının dökülüşü” dedi. Yasa’yı yerine getiren sonsuza kadar yaşayacaktır.

İstefanos elbetteki biraz sıkıntılıydı. Kilisenin Eski Antlaşma’nın aracısını küçümsemediğini vurgulamak istiyordu. Hristiyanlar Musa’ya karşı asla küfür etmezdi. Ama İsrail halkı bile birçok kez Musa’yı reddetmişti. İtaatkâr olmayan bir halktılar. İstefanos konuşmasının başında bir konuya açıklık getirmek istedi: Mısır’da köle olanlar Musa’yı anlayamamışlardı ve ondan kurtulmak istemişlerdi. Kendi halkı onu reddettiği için kaçması gerekmişti. Fakat bunlara rağmen Tanrı onu reddedildiği ulusun başına geçirdi. Onların inatçılığına rağmen onu başarılı kıldı.

Musa Tanrı’nın önüne geldiğinde, İsrail halkı hemen ondan vazgeçip yüreklerini Rab’den uzaklaştırdılar. Düşüncelerini daha zengin bir hayata odakladılar ve geç kaldıklarını düşündükleri aracıyı beklemekten vazgeçip altından bir buzağıya tapınmaya başladılar.

İstefanos’un savunmasında verdiği bu vaaz ruhsal bir önem taşıyordu. Musa, Tanrı’yla uzun bir zaman geçirip Eski Antlaşma’yı onaylamak için döndüğünde nasılsa, Mesih de şu anda Tanrı’nın yanındadır. Zamanı geldiğinde dönecek ve esenlik getirecektir. Bugün insanlar Mesih’e güvenmedikleri gibi, Yahudiler de Musa’ya güvenmemişlerdi. Onun yerine refah getirecek altın bir buzağının etrafında dans ediyorlardı. Sanki teknoloji, ölümcül silahlar ve roketler hakkında konuşuyorlar ve yavaş yavaş yaklaşan bir kara bulut gibi olan yargıyı göremiyorlardı.

İstefanos yargıçlara, İsrail’in tutsaklıkta kalmasının nedeninin Tanrı’dan vazgeçmeleri olduğunu açıkladı. Bu yargı birden gelmedi, yavaş yavaş gelişti. Tanrı’nın, antlaşma yaptığı insanlarla ilişkisi koptu, çünkü onlar ahlaksızlığı, aç gözlülüğü, astrolojiyi seçmişlerdi. Ayrıca cin kaynaklı güçlere tapınmaya karar vermişlerdi. Gözlerinin beğendiği, hoşlarına giden tanrısal olduklarını düşündükleri her şeye tapınmaya başladılar. Görünmeyen Tanrı anlayışına karşı çıktılar ve Tanrı Ruhu’nun sesini dinlemekten vazgeçtiler. Bu, yargının gelmesine neden olan en önemli hataydı. Tanrı’nın sesini ve sözünü işitiyor musun? O’nun iradesini sevinçli bir şekilde yerine getirmek için hemen harekete geçiyor musun?

İstefanos, dinleyicilerine Musa’nın bir peygamberden bahsettiğini anlattı. Tanrı, bu ulustan aynı Musa gibi bir peygamber çıkaracaktı ve o bir aracı olarak insanların yüreğini tanrısal bir lütuf ve güce yönlendirecekti. Onu dinleyen tüm kurul üyeleri, Musa’nın bahsettiği kişinin gelecek Mesih olduğunu biliyorlardı. Gelecek olan bu peygamber, yeni bir antlaşma yapacaktı. O’nun ardı sıra gidenleri kabul edecek ve onları Tanrı’nın olduğu bir topluluğa alacaktı. Bu peygamberin kim olduğu Hristiyanlar tarafından biliniyordu ve bahsedilen buı kişinin Mesih olduğuna inanılıyordu. İstefanos, Musa ve Yasa’yla ilgili olarak kendini dikkatlice savundu. Mesih’i kabul etmeyenleri kınadı ve onları Rab’be yönlendirdi. Bu Yeni Ant-laşma, yasayı yerine getirmiş tek kişi olan Mesih’le gelebilirdi. İstefanos’un bu açık cevabı, Kutsal Ruh’un vaaz armağanını gerçekten alçakgönüllü yüreklere verdiğini onayladı.

Dua: Kutsal Tanrımız, katı yüreklerimiz için bizleri bağışla. Oğ-lu’nu iyi anlamamızı ve O’nu reddetmememizi sağla. O’nun sözlerine itaat edelim ve gelişini heyecanla bekleyelim. Ruh’un yüreklerimizde Yeni Antlaşma’yı pekiştirsin ve bizlerde alçakgönüllü, sevgi dolu ve güçlü bir iman yaratsın. Amin.

Soru 38: İstefanos’un Yüksek Kurul’a, Musa ve yasa hakkında bahsettiği en önemli üç düşünce neydi?

www.Waters-of-Life.net

Page last modified on September 28, 2012, at 10:36 AM | powered by PmWiki (pmwiki-2.3.3)