Previous Lesson -- Next Lesson
18. FERİSİLERİN VE HERODES’İN MAYASI (Markos 8:14-21)
Markos 8:14-21
14 Öğrenciler ekmek almayı unutmuşlardı. Teknede, yanlarında yalnız bir ekmek vardı. 15 İsa onlara şu uyarıda bulundu: "Dikkatli olun, Ferisiler'in mayasından ve Hirodes'in mayasından sakının!"
16 Onlar ise kendi aralarında, "Ekmeğimiz olmadığı için böyle diyor" şeklinde tartıştılar.
17 Bunun farkında olan İsa, "Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?" dedi. "Hâlâ akıl erdiremiyor, anlamıyor musunuz? Zihniniz köreldi mi? 18 Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? 19 Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?" "On iki" dediler.
20 "Yedi ekmeği dört bin kişiye bölüştürdüğümde kaç küfe dolusu yemek fazlası topladınız?" "Yedi" dediler.
21 İsa onlara, "Hâlâ anlamıyor musunuz?" dedi.
Kendi çabanla şeriatın hükümlerini uygulaman, tanrısal doğruluğa sahip olmanı sağlayamaz. Yalnızca Mesih’in lütfu sayesinde Kutsal’ın önünde durabilirsin. İçte İncilimizin büyük sırrı budur. İsa Ferisilerin mayasından bahsetmekle İncil’e aykırı şeriat ruhuna işaret ediyordu. Eski Anlaşma imanlıları bir sürü şeriat kuralına uyulmasını istiyor, Allah’ı hoşnut edebilmek için insanları bağışta bulunmaya, cumartesi günü çalışmamaya, oruç tutmaya vb. zorluyorlardı. Böylesi bir düşünce şeytanın hilelerinden bile daha aldatıcıdır. Zira insan böylece kendisini aslında doğru, bağışa ihtiyaç duymaksızın Allah’a hizmet edebilecek güçte biri olarak görür. Oysa Mesih, çocukluğumuzdan beri günahkâr, Allah’la kıyaslandığında bozuk ve kirli olduğumuzu öğretti.
Günahlarımızı, kesinlikle bozuk doğamızı itiraf etmek, bizi gururlu Ferisi ruhundan ikiyüzlü şeriatçıların aldatılarından, kimi yiyeceklerden çekinmek, bir takım içleri yapmakla cennete girebileceğimiz sanısından korur. Kişinin kendi güç ve eylemleri esasına dayalı dindarlığa güvenmek Allah katında makbul olmadığı gibi insanın cehennemi boylamasına sebep olur.
Ferisilerin mayasından sakının. şeriat ruhunun azı imanının tümünü bozar. Haberci Pavlus’un mektuplarını dikkatle oku, şeriatın sultasından kurtulmak, Mesih’in lütuf ve kayrasında kalmak için verilen büyük mücadeleyi hissedeceksin.
"Herodes’in mayası" sefahati, gelecek korkusuyla at başı giden ilgisizliği simgeliyor. Anlık cereyanlara kendisini kaptıran kişi Allah’a gereksinmez. Biz imanlılar için bu tasarlanamayacak kadar korkunçtur. Çünkü biz kendi isteğimizle Mesih’e bağlandık, O’nun bize temiz, mütevazi bir yaşam sürebilme gücü veren bağışlarını aldık. O’nunla yaptığımız antlaşma(ahit) ile bedenin arzularına körü körüne bağlılıktan, günah esirliğinden kurtulduk, O’nun eşsiz özgürlüğüne kavuştuk.
Ama öğrenciler Mesih’in sözlerini anlayamadılar, O’nun gemideki ekmeğin azlığından dert yandığını düşündüler. Rab öğrencilerini günahlar içinde boğulmaktan Şeytanın denemelerine düşmekten koruyup önlerinde yapmaları gerekenin ne olduğunu simgelerle açıklarken, onlar yaşamlarını nasıl garantiye alabileceklerini düşünüyorlardı. Mesih onları ruhsal anlayışsızlıklardan ötürü değil, imanlarını boğmak üzere olan maddeci düşünüş tarzlarından dolayı azarladı.
Günlük ödevlerini yaparken, ekmeğini kazanmak için çalışırken Mesih’in sürekli yanında olduğunu, sana yol gösterip yardımcı olduğunu biliyor musun? Doğrulukla çalışıp Rabbinden yardım dileyen kişi Mesih’te huzur bulur; zira O bizi dünyalık sıkıntılardan uzaklaştırır.
Dua: Sabırlı Rab, bilgisizliğimiz, günlük dertlerimizle gereğinden fazla meşgul olduğumuz için affet bizi. şeriatçılar gibi kendi kendimizi kutsamaktan esirge bizi. Sınır, yasa tanımayan bu zamanın ruhundan koru bizi. Bizleri lütfunun hürriyeti ve kurtuluştaki yetkin güvende sabit kıl. Amin.
Soru 27: Ferisilerin mayasından bahsettikten sonra Mesih öğrencilerinden nasıl bir cevap beklemişti?